Cellat ve Gül Erdal Okçu
Orta çağ…
Kara kış tüm kasvetiyle tahta kulübeyi ve kapı önünde korkuyla bekleyen Neven ve iki komşu erkeği sarıp sarmalamıştı. Neven’in Biricik eşi bu kasvetli günde zor bir doğum yapıyordu. İçerideki kadınların birisi ebeydi. Diğer iki kadının kocaları da dışarıda Neven’i sakinleştirmeye çalışıyordu. Neven titriyor, korkuyor ve dua ediyordu. Hiç bitmeyecekmiş gibi geçen uzun dakikaların sonunda nihayet bebeğin ağlamasını duydular. Rahat bir nefes alan Neven’in: canım karım, biriciğim, bitti işte ohhh!! Diyerek kendini kulübenin önündeki tahta sandalyeye bırakıvermesiyle ebe kadın dışarı çıktı. Adamlardan birine işaret edip onu yanına çağırdı ve kulağına bir şeyler fısıldadı.
Kara kışın kasveti çöktü adamın yüzüne…
(Tanıtım Bülteninden)