Video Aktivizmde Kavramlar Sorunlar Uygulamalar Kolektif
İçeriğin teknikten daha büyük önem taşıdığı, görüntü ve ses kayıt teknolojilerindeki gelişmelerle de birlikte teknik olarak profesyonel ve amatör ayrımının da gün be gün kaybolmaya başladığı internet ortamında, kendilerine daha önce ana akım medyada yer bulamayan bireylerin, sivil toplum kuruluşlarının, farklı etnik ve dini grupların, muhalif siyasi görüşlerin, farklı cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerinin, görünmeyen görüntülerini, bilinmeyen hikayelerini, duyulmayan seslerini kamusal alana taşıyabilmeleri, kültürel arenada yer alabilmeleri önemlidir. Böylelikle kendi anlatıları ile var olabilmekte, resmi ideoloji ile hesaplaşmaları, resmi tarih karşısında hatırlatmalarda bulunmaları ve toplumsal belleğe katkıları mümkün olabilmektedir. Bu noktada, kamerayı toplumsal bir yarar kaygısıyla kullanarak, buradan elde edilen görüntülerle halkın duyarlılığını harekete geçirme ve olumlu yönde bir toplumsal değişim yaratma çabası, video aktivizm, güçlü bir potansiyelle ortaya çıkmaktadır.
um:ag yayınlarının yeni kitabı “Video Aktivizmde Kavramlar Sorunlar Uygulamalar” Dziga Vertov´un kameradan yansıyan dünyasını kuramsal olarak tartışmaya açan derslerden, sokaklarda hak mücadelesi sürdürenlerin gözü, kulağı olmaya doğru giden bir yolculuğu gözler önününe seriyor.
Mart 2016’da Ankara’da ve Ocak 2017’de Mersin’de AB fonlarından “Sivil Düşün Programı” tarafından desteklenen ve Alternatif Bilişim Derneği tarafından gerçekleştirilen “Ses Sensin: STK’lar İçin Video Aktivizm Atölyeleri”nin eğitmenlerinin katkılarıyla ortaya çıkan kitap, Almanya Siegen Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Telli Aydemir’in “İntikam, Zafer, Tanıklık, Boşluk, Gerçeklik Olarak Video ve Ondan Doğan Aktivizm” önsözüyle okuyucularla buluşuyor.
Kitabın editörlerinden Gülüm Şener kitaptaki bölümünde sosyal ağlarda video aktivizm üzerine düşünmeye yönlendiriyor. Toplumsal değişimi sağlayan amatör çekimler, video aktivist kimliği, ağlar üzerinde video aktivizm, direnişi sahnelemek, kolektif gayri maddi emek, viralleşme, videonun kanıt niteliği ve gerçek sonrası-post-truth- konuları üzerinde duruyor.
Avukat Faruk Çayır, bu derlemede yer alan “Dijital bir hak mücadelesi olarak video aktivizm ve video aktivistlerin yaşadığı hukuki sorunlar” başlıklı yazısında, video aktivistlerin kaydedilenlerin hesabını verebilen, hak ve özgürlük mücadelesi veren, tanıklık eden, aktif kaydedici rolünü hatırlatıp, kanıt olarak videonun kullanılabilirlik koşullarının resmini çizerken, telif hakları kaynaklı yaşanabilecek sorunların da çerçevesini belirliyor.
Gerçeklik, tanıklık ve bakış kavramları üzerinden kayıtçı pozisyonunu korurken etik ilkelere uymak gerekliliğini hatırlatan Gülsüm Depeli, Godard’ın hem tanık ve üretici, hem seyirci, hem de aktarıcı olarak imgeyle karşılaşma halini, video aktivist için “etik eşik üretme hali” üzerindeki fikirleriyle açıklıyor.
Hiç kuşkusuz, teknik içeriği konuşturan temel öğedir. Dolayısıyla Nihan Gider’in “Video Aktivizmin Teknik Temelleri” başlıklı yazısı hangi ekipmanın kullanılacağı ve hakim olan görsel-işitsel dil ve kurgu biçimi açısından paylaşımlarıyla alanın gelişmesine katkıda bulunuyor.
Türkiye’de hep geriden gelen taraf, alan yazının oluşması, edinilen deneyimlerin var olan ve gelecek kuşaklar için birikime dönüşmesini sağlamaktır. Bu bağlamda Onur Metin’in “Video Aktivizmin Türkiye Serüveni/Balık Bilir–İnadına Haber” başlıklı katkısı, Türkiye’de video eylemcilik adıyla yeni açılan kulvara göz atan Şirin Fulya Erensoy’un “Tanıklıktan Öz Kayıta Video Eylemcinin Konumu: Karahaber ve Seyri Sokak Örnekleri” başlıklı röportajıyla 2005 yılından bugüne sunduğu panorama, uluslararası tanınırlığa sahip Witness’ın insan hakları haberciliğinde ve savunuculuğunda görgü tanığı videolarının nasıl kullanılacağı, nasıl doğrulanacağı, herhangi bir dezenformasyonla karşılaşıldığında bunun hızlıca düzeltilmesini sağlamada ortaklaşılan ağların harekete geçirilmesi konularındaki metinleri, Alexandra Halkin’in aktardığı Meksika’nın Chiapas bölgesinde yaşayan Zapatistalar’ın video aktivizmle tanışma öyküsü ve Artık İşler Kolektifi’nin bak.ma projesi ile görüntü yükleme ve sızdırmanın politik itaatsizlik örneği olarak incelenmesi; müştereklerin gündelik hayat pratiklerini yansıtan, otonom, açık kaynaklı arşivleme pratikleri bir kılavuz görevi görüp ve bu alanda emek verenlere ilham verecektir.
(Tanıtım Bülteninden)
Neden idefix?
Siparişinizi teslim aldığınız tarihten itibaren 14 gün içinde iade edebilir, iade sürecinin tamamlanmasının ardındansa ödemenizi hızla geri alabilirsiniz.
Kullanıcı dostu ara yüzümüz tüm ihtiyaçlarınıza eksiksiz yanıt verebilmek için tasarlandı. Deneyiminizi uçtan uca kusursuz kılmak adına çağrı merkezimiz ve canlı destek hattımızla ihtiyaç duyduğunuz her anda yanınızdayız!
Siparişlerinizin bir an önce ulaşması için sabırsızlandığınızın farkındayız. Sunduğumuz farklı teslimat seçenekleri arasından size en uygununu belirlemeniz, siparişinizi olabildiğince çabuk veya dilediğiniz zaman aralığında sorunsuz bir biçimde teslim etmemiz için yeterli.