Franz Kafka, 1883'te Prag'da doğdu. Taşralı Çek proletaryasından gelen babası, evlendikten sonra Prag'a yerleşmiş, zamanla zengin bir tüccar olarak toplumsal saygınlığa erişmişti. Annesi ise aydın, varlıklı Alman Yahudisi bir burjuva ailesinden geliyordu. Kafka'nın, ailesiyle olan ilişkisi, Yahudi asıllı oluşu, içinde yaşadığı toplum ve siyasal ortam, çevresine yabancılaşmasına yol açtı. 1906'da hukuk doktorasını tamamlayan Kafka, sıkılarak da olsa, bir sigorta şirketinde çalışmaya başladı. İlk yapıtları Bir Savaşın Tasviri ve Taşrada Düğün Hazırlıkları 1912'den önce yayınlandı. 61 sayfalık Babaya Mektup'ta, yazarlığı seçmesinin ve evlenme girişimlerinin sürekli boşa çıkmasının nedenini, üstün baba kişiliğinin baskısından kurtulma çabaları olarak değerlendirdi. 1912'den başlayarak Dönüşüm, Amerika, Dava adlı başyapıtları birbirini izledi. Ceza Kolonisi adlı öyküsü, suç sorununu işlemesi açısından Dava ile ilişkiliydi. 1922'de yazdığı Şato adlı roman tamamlanmadan kaldı. 1917'de vereme yakalanan Kafka, 1924'de Viyana yakınlarındaki Kierling Sanatoryumu'nda öldü ve Prag'da toprağa verildi. Yapıtlarında çağımız insanının korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getiren Kafka, tüm yapıtlarının yakılmasını vasiyet etmil olsa da, dostu Max Brod bu isteğini yerine getirmedi ve onu dünyaya tanıttı.